Canımızın Sınandığı Sınava HAYIR!

 

Geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanlığı öğrencilerin hayatını riske sokacak bir duyuru yaptı. Bu duyurunun içeriği ortaokul ve liselerdeki öğrencilerin eğer bir kısmını oldularsa olmadıkları, eğer hiç olmadılarsa da bütün derslerden sınav olacakları söylendi.Öğrenciler içinde bu konu haklı olarak büyük tepkiyle karşılandı.

   Devlet ilk önce “milli çıkar” diyerek aslında sınıfsal bir çıkarla vaka sayılarının tümünü açıklamadı.Devlet, bunu yaparak günde sadece vaka sayılarından hastaneye yatanları gösterdi bu da genel olarak vaka sayısının 5 de 1 ine denk geliyordu.Devlet bunu yaparak artık kademeli şekilde okulları açmayı düşünüyordu,öğrenciler de haliyle açıldığında günde 30 bin vaka var nasıl açarsınız diyemiyordu.Çünkü vaka sayısını bilmiyorlardı.Ama 26 kasımda ilk defa vaka  sayıları açıklandı.Yani okulların kapanmasından 6 gün sonra.Öğrencilerin hala 30 bin vaka varken okula yollayan devlet sonrasında okulu kapatınca 30 bin vaka olduğunu açıklıyor! Şimdi ise hala günde 30 bin vaka sayısı varken okullarda yüz yüze sınav yapılacak deniliyor. Devletin açıkladığına göre ülkede 2 milyon vaka sayısı varken yapılan sınav ölüm riskli bir sınav oluyor.Öğrenci gençliği Covid-19 olabilecekleri bir sınava girmek istemiyor! Bu çarklarına düşkün sisteme göre gireceğimiz sınavlar hayatımızdan daha önemli. Ne de olsa sınavları ertelerlerse alternatif bir çözüm yolları yok ve bu sınavların yapılması onlar için hayati bir önem taşıyor. Gün geçtikçe korona virüs tablosu sürekli kendi rekorunu kırmakta. Bu denli sıkıntılı bir süreçte yüz yüze sınav yapmak ne kadar mantıklı olabilir? Zaten derslerden sınırlı verim alabildiğimiz bu dönemde potansiyelimizi kağıda ne kadar aktarabiliriz?Böyle bir sorunun derdine düşmüşken üstüne bir de yüz yüze sınav kararıyla karşı karşıya kalınca akademik kaygımızdan gayrı hayati kaygımız da oluştu. Bundan dolayı öğrenciler olarak bu karardan tez vakitte cayılmasını haklı olarak talep etmekteyiz. Neyi amaçlıyor bu Milli Eğitim Bakanı? Böyle bir zamanda hemen karne vermek için öğrencileri okullara yığmak istiyor.Biz okullara yığacaklar bir çok sıra arkadaşımız belki hasta olacak, belki ölecek belki bu hastalığın verdiği tahribatla hayatına eskisi gibi devam ettiremeyecek. Evet son haftalarda birçok cafe vb. işletme kepenk kapattı çünkü vaka sayılarındaki artışı yavaşlatmaları gerekiyordu fakat sınavları yaparlarsa cafeleri kapatmanın da bir anlamı kalmayacak çünkü belli bir zaman diliminde öğrencilerin çoğu dışarı çıkacak ardından toplu bir biçimde ortamlara girecek sonrasında ise okula gidip sınav olacaklar. Sorun yok gibi gözüküyor fakat öğrencilerin belli bir zaman dilimine yığılması birçok riski beraberinde getiriyor ayrıca ailesinde çalışan veya yaşlı birey olanlarda var ve bu risk faktörünü daha da arttırıyor ve bundan dolayı neyi amaçlıyor bu Milli Eğitim Bakanı diyoruz. Sistem içinde bu sınavları yapmaları bir zorunluluk bunu biliyoruz ve değişmesini istiyoruz.Vaka sayılarının 30 bin olduğu öğrencilerin psikolojilerinin alt üst olduğu bu dönemde sınav yapılmasını asla istemiyoruz.Ya bu sınav vaka sayıları düşünce yapılsın,ya da online bir şekilde yapılsın!Sırf karneleri erken vermeyi amaçlıyorlar diye karne alamayacak arkadaşlarımız olacak belki de.Bizi zorunlu olarak hastalanmaya itiyorlar.

  Kapitalist sistem öğrencilerden çok çarkının dönmesine öncelik veren bir sistemdir.Covid 19 sürecinde sistem burjuvalarının çıkarından dolayı gerekli tedbirleri almayarak bizden arkadaşlarımızı ,dostlarımızı,sevdiklerimizi aldı almaya da devam edecek.Bir çok kişi bu çarkların arasında ezildi.Bu sistem bize insanca yaşama imkanı sağlamadı,sömürdü,hasta etti,ezdi,öldürdü .Biz bütün emekçi gençliğini bu bozuk sistemin çarkını kırmaya davet ediyoruz.Sen de bu bozuk sisteme karşı mücadele etmek için

SEN DE EMG'YE KATIL !